Soğuk.. Çok soğuk.. Fırtına.. Karlar dağın en tepesine, minicik o köye inatla, tüm sertliğiyle yağdığı gün, bir bebek doğdu Aroino'da. Ailesi zengin sayılmazdı. Bebeklerini doyuracak paraları yoktu. "Brianna..." dedi Liana. İşte küçük bebeğin adı artık buydu..
Günler geçmişti, belkide yıllar... Zavallı ailenin geçim sıkıntısı gittikçe artıyordu... Amcalarıyla yaşıyan bu aile, kızları için hayatın tüm zorluklarına göğüs geriyordu. En sonunda amca, "Bu çocuk benim evimde kalamaz." demişti. O gün Brianna'nın evsiz kaldığı gündü... Zavallı, henüz 6 yaşındaydı. Annesi onu kiliseye bırakırken ağlıyordu. "Kızım.." diyebildi sadece...
Liana Brianna'nın izini bırakmayacaktı. Buna yemin etmişti.. Brianna sanki ne olduğunu biliyormuş gibi ağlıyordu. "Anne... Beni bırakma..." Günler geçti... Brianna hala kilisenin önünde yatıyordu. Annesi gelecekti.. Buna gönülden inanıyordu..
Bir gün, bir kadın dua etmek için kiliseye gitmişti. Çocuğu olmuyordu. Tek isteği küçük bir kızdı... Allah dualarını duymuştu. Rachel gözlerine inanamadı. Küçük Brianna karşısında duruyordu. Rachel Brianna'yı aldı ve evine gitti. Öz kızı gibi baktı ona. Brianna 15 yaşına gelmişti. Çok güzel bir genç kız olmuştu. Rachel zengindi. Annesi bilmişti onu. Ancak.. Hatırlamasa da.. Bir acı vardı. Yara izi, kalbinde ebediyen kalacaktı...
Devam Edecek...